Etiket: vakıf

  • İki Çalışma

    İki Çalışma

    Yazan : Özcan ATAR

    Maalesef ilmi çalışmalar Türkiye’de siyasetin gölgesinde kalabiliyor. Cemaat, hizmet ,paralel yapı vs. derken Türkiye Diyanet Vakfının Türkiye’ye kazandırmış olduğu iki büyük eseri ıskaladık. Bu eserler İslam dünyasında ilk olması bakımından önem taşıyor. Bunlardan biri “ Hadislerle İslam” eseri diğeri “İslam ansiklopedisi”. 

    İki eser de uzun yılların sonucunda ortaya çıkmış eserler. Hem Türkiye’nin hem de İslam aleminin prestijini gösteren eserler. Hemen her yazımda Avrupalıların hangi sebepten olursa olsun ilmi çalışmalarının önemli olduğunu yazıyorum . 1900’lü yıllarda onların ortaya koydukları eserleri biz ancak 80-90 yıl sonra çalışmaya başladık. 

    İlk ansiklopedisini 11. yüzyılda ortaya koyabilmiş olan bir milletin, Fransa’da basılan beş ciltlik İslam Ansiklopedisinden sonra diyanetin muazzam ansiklopedisini görebilmesi için 114 yıl beklemesi gerekecekti. Rus bilim insanlarının Türk halklarının edebiyat ve dilleri ile ilgili yazmış oldukları hacimli eserlerinin benzerleri Türkiye’de yazılmadığı gibi henüz bu eserlerin Türkçeye çevirisi dahi yapılabilmiş değildir. Fakat tüm bunlara rağmen son zamanlarda birçok yayınevi harika kitaplar basıyor. Mesela “Yeni Türkiye Stratejik Araştırmalar Merkezi” tarafından basılan 37 ciltlik “Türkler ansiklopedisi” 10 ciltlik “Genel Türk Tarihi” 12 ciltlik “Osmanlı” ansiklopedisi var ki kültür hazinemize katılmış olan nadide eserlerdir bunlar. Bir ülke tarihe damga vurmak istiyorsa bu eşsiz eserleri ortaya koymalıdır. Kaldı ki 19. yüzyılda başlayan milliyetçilik furyasının sonucu olarak halklar kendilerini tanıtan ansiklopedilerini yazmışlar bazıları 20, bazıları 90 ,bazıları 160 cilt olan ansiklopediler basmışlardır. Dünya medeniyetler zincirinde niçin “Türk Medeniyeti” adıyla bir halka oluşturulmasın. 

    Avrupada ilk ansiklopedi 18. Yüzyılda yazılmaya başlanmışken 9.yüzyılda Taberi 30 ciltlik tefsirini yazmıştı. Daha sonraki devirlerde İslam alimleri o kadar çok eser ortaya koymuşlardır ki sonraki nesiller uzun zaman o eski alimlerin klasikleşmiş eserlerinin üzerine eser yazmaktan ictinab etmişler yazdıkları eserlerde o alimlerin adlarını eserlerini anmadan geçememişlerdir. Bu, İslam bilim insanlarının ilimdeki metodlarının sağlamlığını ilmin ne kadar üst noktalarda olduğunu bize açıkça gösterir. Bu ilim bizde kendini 11.yüzyılda Divanü Lügati’t-Türk olarak gösterebilmiştir. Kaldı ki 11. yüzyıla kadar basılmış eserlerin olması muhtemel, sadece gün yüzüne çıkmayı bekliyor. 

    Diyanetin İslam Ansiklopedisi sadece İslami konuları ele alan bir ansiklopedi değil. Hemen birçok konuda madde başlığı var. İlginçtir 28 Şubat sürecinde ansiklopediye makale yazan bazı yazarların niçin İslami içerikli bir yayına yazı verdiği sorulmuş bu da elbette ön yargının sonucu. Diyanetin en övülesi hizmeti ansiklopediyi dijital ortama aktarmış olması aynı zamanda ücretsiz olarak herkesin istifadesine sunmuş olmasıdır. Ebook formatında ya da pdf formatında ücretsiz olarak sunulan Türkçe eser çok az. Bu yönüyle de Diyanet çok kaliteli bir hizmet ortaya koymuş. İnşallah ilerleyen yıllarda bu tip hizmetleri başka kurumlarda da görürüz. 

    (Yazı 2018 yılına ait arşiv yazıdır. Bilgilerde değişme olmuş olabilir)